Bergama’da erkek yargı iş başında!

H. Merkezi: İzmir’de geçen yıl biri fırıncı, diğeri Din Kültürü ve “Ahlak Bilgisi” öğretmeni iki kişi tarafından cinsel istismara maruz kalan 15 yaşındaki E.A, 3 Şubat günü gerçekleşen duruşmada savunmasını gözyaşları içerisinde ver(eme)di!

İzmir’de geçen yıl Mart ayında önce babasının arkadaşı tarafından cinsel istismara maruz kalan E.A; “din” öğretmeninden yardım istediğinde, bu kez de öğretmeni tarafından tecavüze uğramıştı. Yaşadıklarını dayanamayarak ailesiyle paylaşan E.A, babası ile birlikte Savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Bu davanın ilk duruşması ancak aradan bir yıl geçtikten sonra 3 Şubat günü gerçekleştirildi. Duruşma Bergama 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma erkek egemen sistemin “savunu salonu”na dönüştü. Duruşmaya ailesi ile birlikte gelen E.A’ya İzmir Eğitim-Sen 2 No’lu Şube üyeleri ve Dikili Kadın Platformu destek vermek için adliye önündeydiler.

“Bu neyin kafası”

İddianamenin okunması ve kimlik tespitinin yapılmasının ardından, mahkeme başkanı İlyas Develi sanıklara söz verdi. Söz alan “öğretmen” Rasim Kocabaş, suçlamaları reddetti. Öğretmen hiçbir öğrencisiyle bu şekilde bir ilişki kurmadığını ve yaşananlardan habersiz olduğunu ama öğrencisinin ona karşı hayalleri ve düşüncelerinin olmuş olabileceğini söyledi.

“Meni izine anlam veremedim”

Mahkeme heyeti tarafından olayın geçtiği yerde bir inceleme gerçekleşti. İncelemede ele geçirilen bir battaniyede DNA örneklerinden öğretmenin menisine rastlanıldığının sorulması üzerine sanık Kocabaş; “Raporda çıkan sonuçlara ben de çok şaşırdım. DNA profilim bir battaniyede bulunmuş bir anlam veremedim. Daha sonra bulunan iki battaniyeyi Dikili’deki öğrenci yurduna bırakmak üzere evime yakın olan dernek binasına bıraktığımı hatırladım. Ancak dernek görevlilerinin bu battaniyeleri göndermeyip orada kullandıklarını öğrendim. Benin uzun süre çocuğum olmadı. Tedavi gördükten sonra çocuğum oldu. Bu yüzden ilişkim esnasında tedbir alıyordum. Belki bu sebeple battaniyede DNA profilim çıkmış olabilir. Ben battaniyeleri temiz verdiğimi düşünüyordum. Yoksa mağdur ile ya da başka birisi ile dernek binasında ilişkiye girmiş değilim. Suçsuzum, battaniyemi isterim” dedi.

Fırıncının ifadesi

Duruşmada ifadesine başvurulan dört çocuk babası diğer sanık Akın Kılıç’ın savunması şu şekilde; “Mağdur E.A. kızımın arkadaşı olduğu için sık sık evimize gelip giderdi. Eşime ait telefondaki birlikte yer aldığımız fotoğraf ağabeyime şaka yapma amaçlı çekilmiş fotoğraftı. Kendi telefonumdan fotoğraf gönderemediğim için eşimin telefonuyla çekmiştik. Fotoğrafta E. A ile öpüşüyor gibi yaptık. Ancak fiilen temas etmiş değilim”

Gözyaşları içerisinde savunma veremedi

Mağdur E.A ise ifadesinde, A.K ile okula gidip gelirken kendisine simit vermesiyle tanıştığını belirtip, çocukları ile de arkadaş olmadığını söyledi. E.A.’nın bu sırada ağlamaya başlaması, kısık sesle konuşması ve tekrarladığında olayı farklı anlatması üzerine ifadesi daha sonra tutanağa geçirmek üzere kameraya kayıt edildi.

Bilirkişi Zühtü Yıldız, E.A’nın dışarıda kendisiyle yaptıkları görüşmeyle duruşmadaki görüşmeler arasında kısmi farklılıklar bulunduğunu ancak, bunların önem taşımadığını vurgulayıp, “kendisinin içerisinde bulunduğu duygusal durum nedeniyle zorlandığını düşünüyoruz” dedi.

Tutuklama talebi reddedildildi

İfadelerin alınmasının ardından savcı Fethi Ahmet Tosun, sanıkların tutuklanmasını talep etti. Ancak, mahkeme mevcut delil durumu, yargılamanın içinde bulunduğu aşama nedeniyle sanıkların tutuklanması talebini reddederek E.A’nın Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Bölümü’nden akıl sağlığıyla ilgili rapor alınması için müzekkere yazılması ve İstanbul Adli Tıp Kurumu 6’ncı İhtisas Dairesi’nden de rapor alınması için randevu istenmesine karar verip, duruşmayı erteledi.

“Bizim adaletimiz tecavüze uğramış kadını asar”

Duruşma sonrasında İzmir Eğitim-Sen 2 Nolu Şube üyeleri ve Dikili Kadın Platformu adına adliye önünde basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasını Şube Sekreteri Ebru Dinç okudu.

Dinç açıklamasında sanıklar hakkında bir gözaltı kararının çıkarılmadığını ve öğretmen R.K.’nın tayin nedeniyle Konya da bulunan bir lisede görevine devam ettiğini belirtti. Dinç açıklamasına bunun bir utanç davası olduğunu hatırlatarak devam etmiş, “A.K. ve R.K. haklarındaki suçlamaları kabul etmemişler ve bu kişilerle ilgili herhangi bir gözaltı kararı olmamıştır. Kadınların ellerinden kalemlerini ve düşlerinin çalan tecavüzcülere en ağır cezaları verin. Bu kişilerinin çocuklarımıza öğretmenlik yaptığını bilmek bizleri çok rahatsız ediyor. Bu kişilerin en ağır cezaları alması için sonuna kadar mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.